Hayatta istediklerini elde etmiş ve hayallerine erişmiş kişilerin ortak bir özelliği var: Öz disiplin sahibi olmaları. Öz disiplin, hedefe ulaşma sürecinde yaşanan zorluklar karşısında vazgeçmeme ve hedefe giden yolda kararlı davranışlar gösterebilme becerisidir. Bu kişiler başkalarının zorlaması olmadan kendileri koydukları hedeflere odaklanabiliyor ve bu davranışlara kararlıkta devam edebiliyorlar. “Sabah erken kalkmanın ya da egzersiz yapmanın öz disiplinle ne ilgisi var?” diyorsanız aslında bunun daha çok hazzı erteleme becerisi olduğunu söyleyebiliriz. Öz kontrol ve öz denetim dediğimiz, kişinin istek ve dürtülerini kontrol edebilmesini sağlayan yetiler öz disiplin sahibi olmakta oldukça kritik bir rol oynuyor.
PayPal ve Tesla Motors’un kurucu ortaklarından Elon Musk günde en fazla altı saat uyuyor. Starbucks’ın kurucusu Howard Schultz ise her sabah 4:30’da uyanıyor ve köpekleriyle yürüyüşe çıkıyor. İngiliz yatırımcı ve iş adamı Richard Branson her sabah 5’te kalkıyor ve egzersiz yapıyor. Elon Musk günde birkaç saatini kitap okumaya ayırıyor, Mark Zuckerberg ise basına verdiği röportajlarda kendisine iki haftada bir kitap bitirme hedefi koyduğunu belirtiliyor. Bu kişiler sabahın erken saatlerinde yataklarından kaldıran, oldukça eğitimli oldukları halde düzenli olarak kitap okumaya yönlendiren nedir? Neden madalyalı sporcular günde beş ya da altı saat antrenman yapar ve iradelerini kullanarak sağlıksız besinlerden uzak dururlar? Öz disiplin ve başarının ilişkisini bu örnekler çok güzel ortaya koyuyor.
Dünyada ilk defa Kolombia Üniversitesi’nde Walter Mischel tarafından 1970 yılında uygulanan Şeker Testi zevk ertelemeyle akademik başarı arasındaki ilişkiyi inceledi. Yaşları dört ve beş arasında değişen çocuklar gözlem odasına alınarak bir adet şeker verildi ve isterlerse şekeri şimdi yiyebilecekleri ya da 15 dakika beklerlerse bir tane daha şeker alacakları söylendi. Bu test geçen ve zevki erteleyebilen çocuklar, erteleyemeyenlere göre akademik açıdan daha başarılı oldular ve SAT gibi sınavlarda daha yüksek puanlar aldılar.
Pek bu durum hayatımıza nasıl etki ediyor? Farz edelim bugün pazartesi ve siz diyete başladınız. Sağlığınız için bu sefer doktorunuzun verdiği listeye sadık kalma konusunda çok kararlısınız. Öğle tatilinde iş arkadaşlarınız köşe başında yeni açılan bir pizzacıya gitmeyi teklif ediyor. İçinizden bir ses “Bir seferden ne olacak canım, pizzadan sonra başlarsın diyete” derken diğer ses ise “İraden kullan, sağlığın daha önemli” diyor. Genellikle hangi sesi dinlersiniz? O an için pizzadan alacağınız zevki erteleyerek uzun vadede sağlıklı olmayı mı seçersiniz yoksa pizzadan alacağınız hazza mı odaklanırsınız? Uzun vadeli hedefler için anlık zevklerden vazgeçebilmek ve yoldan çıkmamak öz disiplin sahibi olmamızla yakından ilgilidir.
Beynimiz irade söz konusu olduğunda kendi içinde büyük bir savaş veriyor. Beyin, ödülün ne kadar tatmin edici olduğuna ve ne kadar zaman alacağına göre karar veriyor. Örneğin size bugün ya da yarın 5 bin Türk lirası alacağınızı söylesem bu ödülü ne zaman almayı tercih edersiniz? Elbette bugün. Ancak size yarına kadar beklerseniz 10 bin Türk lirası alacağınızı söylesem muhtemelen yarını beklemeyi tercih edersiniz. Pek yarını beklerseniz 5 bin 10 Türk lirası alacağınızı söylesem? Bu durumda da büyük ihtimalle parayı bugün almak istersiniz. Değişen ödül miktarı ve zaman, vereceğimiz kararlarda bu kadar etkili oluyor. Bu nedenle öz disiplin geliştirmenin en iyi yollarından biri uzun soluklu hedeflerinizi küçük hedeflere bölmek ve her bir küçük hedefi gerçekleştirdiğinizde kendinize ödüller vermek. Söz gelimi altı aya yayılan bir projede çalışıyorsanız proje adımlarını tamamladıkça kendinizi ödüllendirebilir ve bir hafta sonu tatil kaçamağı yapabilirsiniz. Günlük ajandanızı saatlere bölerek e-postalarınızı yanıtlamak için ayırdığınız bir saatin ardından kısa bir mola verebilirsiniz.
Öz disiplinin gelişmesinde iradenin kullanılması önemli rol oynuyor. İradeyi geliştirmeye küçük kararlarla başlamak mümkün. Bazen basit kararlar, üşendiğimiz için sıkışıp kaldığımız bazı konfor alanlarından çıkmamamızı sağlar. Sabahları soğuk duş almak, iş yerinde asansör yerine merdivenleri kullanmak, zorlandığımız halde İngilizce bir filmi alt yazısız seyretmek gibi basit eylemler.. Aslında basit gibi gözüken bu kararlar beynimizde irade gücümüzü geliştirmek için nöronların birbiriyle bağlantıya geçerek patikalar, yan nörolojik yollar oluşturmasını sağlıyor. Tekrarlanan davranışlar alışkanlıklara dönüşürken irade için açtığımız bu patikayı başka seçimlerimizde de kullanabilir hale geliyoruz.
Sinema tarihinin en çok beğenilen filmlerine imza atan Steven Spielberg yönetmen olmaya karar verdiğinde 12 yaşındaydı. Spielberg ilk ödülünü 13 yaşındayken 40 dakikalık “Escape to Nowhere” filmiyle kazandı. Antony Robins “Sınırsız Güç” kitabında onunla ilgili bir hikayeden bahseder.
“17 yaşında Universal Stüdyolarını gezmek için düzenlenen bir tura katıldı. Bir ara gruptan ayrılarak gerçek bir filmin çekimlerini seyrettikten sonra Yazı İşler Müdürü’nün odasına daldı ve onunla sinema üzerine sohbet etti. Spielberg ertesi gün takım elbisesini giydi, içine sandviç ve iki şekerlemesini koyduğu evrak çantasını aldı ve Universal Film Seti’ne tekrar gitti. Sanki bir set görevlisi gibi davranıyordu. Kendisine terk edilmiş bir treyler buldu ve plastik harflerle kapıya ‘Steven Spielberg, Yönetmen’ yazdırdı.”
Öz disiplin aynı zamanda fikirlere etki etme gücüdür. Düşüncelerden bir şeyler alma ve onları eylemler ve somut sonuçlar yoluyla gerçekleştirme yeteneğidir. Spielberg’n yaptığı da aslında hayalinin adını koymaktı. Öz disiplini yüksek insanlar hedeflerini kimliklerinin bir parçası haline getirmeye başlıyorlar.
Öz disipline karşı duygusal anlamda sağlıklı bir yaklaşım göstermek için seçimlerinizin duygularınıza karşı değil, duygularla ahenk içinde ilerliyor olması gerekiyor. Sigarayı bıraktıktan 10 yıl sonra tekrar içmeye başlayan insanları duymuşsunuzdur. Bu insanlar sigarayı bırakma fikrinin kendilerine verdiği yoksunluk hissiyle mücadele etmeye çalıştıkları için başarılı olamıyorlar. Oysa seçimleriniz bir kimlik haline geldiğinde size sigara sunan birine “Sigarayı bırakmaya çalışıyorum” yerine “Ben artık sigara içmiyorum” diyorsunuz.
Amerikan Ordusu’ndan terhis edildikten sonra bulaşıkçılık ve aşçılık yaparak hayatını kazanan 65 yaşındaki emekli Harland Sanders yaşamının gidişatından duyduğu üzüntüyle intihar etmeye karar vermişti. Vasiyetini yazmaya başladığında kendi kendine şunu sordu: “Ben neyi iyi yapıyorum?” İyi bir aşçı olduğunu fark eden Sanders kendi yaptığı tavuk tariflerini restoranlara satmaya karar verdi. Tam iki yıl boyunca tüm Amerika’yı dolaştı ve 1009’uncu denemesinde tarifini satacağı bir restoran buldu. Sanders, milyon dolarlık dünyaca ünlü Kentucky Fried Chicken Restoran zincirinin fikir babası ve firmanın resmi yüzü.
Öz disiplin sahibi insanlar başarmayı arzu ettiği şeyler hakkında net bir vizyona ve eylem planına sahiptir. Nereye gittiğinizi bilmiyorsanız vazgeçmeniz ve yoldan çıkmanız çok daha kolay. “İngilizcemi geliştirmem gerekiyor” yerine “Bu yıl İngilizcemi B2 seviyesine getireceğim” deyin ve bunun için bir plan yapın.
Seçimlerimizin nedenlerini bilmek motivasyonumuz açısından gereklidir. Öz disiplini yüksek insanlar hayat amaçlarının bilincinde oldukları için yol üstünde yaşadıkları zorluklara rağmen pes etmez ve hedeflerine doğru tutkuyla ilerlerler.
Herhangi bir işe odaklanabilmenin en iyi yolu dikkat dağıtıcıları ortadan kaldırmaktan geçer. Çeşitli araştırmalara göre günde 2-3 saatimizi sosyal medyada veya mesajlaşma platformlarında geçiriyoruz. Öz disipline engel olan şeyleri saptamanın harika bir yolu var. Rutin bir iş gününüzde neler yaptığınızı dakikalarıyla yazın ve sizi işe odaklanmaktan alıkoyan şeyleri tespit edin.
Gününüzü saat dilimlerine ayırabilir ve yapacağınız işleri beyninizin verimlik ayarına göre düzenleyebilirsiniz. Toronto Universitesi’nde örgütsel davranış doçent John Trougakos’a göre insanların %75’inin zihinsel olarak en canlı olduğu saatler sabah 9-11 arası. Odaklanma ve dikkat gerektiren işlerinizi bu saatler arasında yapabilirsiniz. Saat 12.00 ve 14.00 arası kan şekerinizin düşüp yorgunluk hissetmeye başladığınız zaman dilimi. Öğle yemeğini atlayıp çalışmaya devam etmek aslında verimlilik açısından bir işe yaramıyor. Saat 15.00 ve 16.00 arasında beyin eğlence modunda oluyor ve bu saat aralığı yaratıcı işleriniz için ideal. Önemli toplantılarınızı sabah saatlerinde yapmanızı öneririz. Elbette herkesin biyolojik saat aynı değil. Early Growth Finansal Hizmetler’in kurucusu David Ehrenberg, Capital Dergisi’ne verdiği röportajda çalışmak için en çok geceleri sevdiğini söylüyor: “Ben ancak geceleri kesintisiz çalışabiliyorum. Tüm e-postalarıma yanıt veriyor, günün özetini yapıyor ve farklı projeler üzerinde yaratıcı fikirler üretebiliyorum.”
Öz disiplini yüksek insanlar kendilerine iyi bakıyorlar. Yeterli seviyede uyku, düzenli egzersiz ve sağlıklı beslenme zihni de zinde tutacağı için hayatınızı daha verimli geçirmeniz ve etkili iletişimler kurmanızı sağlıyor. Öz disiplin mükemmel olmak demek değil. Aslında bu daha çok kendimizi yönetebilmek ve kişisel liderlik yapabilmekle ilgili. Yaygın inanışın aksine öz disiplin, kendimize karşı sert olmak veya sınırlı, kısıtlayıcı bir yaşam tarzı yaşamak anlamına da gelmiyor. Anlık hazları ertelemek, kararlarımıza bağlı kalarak hedefimize giden yolda kalmamızı ve kendi içsel gücümüzün farkına varmamızı sağlıyor. Beynimizi yeniden programlamak elimizde. İstediğimiz halde gerçekleştiremediğimiz şeyler için bahaneler üretmeyi de seçebiliriz, yanlış inanç ve alışkanlıklarımızdan vazgeçerek ilerlemeyi de.. Seçim her zaman bizim elimizde. Hayatınızda neyi değiştirmek istediğinize karar verin ve işe şimdi başlayın..
Hayatınızda öz disiplin kazanmak istediğiniz bir hedefle ilgili aşağıdaki soruların yanıtlarını verin. Kuracağınız cümlelerin olumlu olmasına dikkat edin:
Bu soruların cevaplarını içtenlikle verin. Ne istediğinizi ve ona nasıl ulaşacağınızı keşfettiniz. Şimdi sıra uygulamakta..
Yazar Hakkında
Kiragetiren Editör Sitemizdeki bilgiler size yardımcı olmak için derlenmiştir. Bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçla kullanılmasından doğabilecek zararlardan Kiragetiren.com hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir.
En Çok Okunanlar
Sorumlu Emlak Danışmanı Seviye 5 Soru ve Cevaplar04 Haziran 2021
Emlak Danışmanı Sloganları28 Haziran 2020
Yatırımlık Arazi ve Arsa Nereden Alınır05 Haziran 2020
İşyeri Satış Fiyatı Nasıl Belirlenir?13 Ekim 2021
Marka Emlakçı Olmanın 10 Adımı21 Eylül 2021
Misafir Yazarlar
Emlak EğitimleriEmlakta Gerilla Pazarlama17 Ekim 2021
Kürşat TuncelSatış Kapamanın Hipnotik Dili09 Ağustos 2020
Sürmen | Arıkan Hukuk BürosuYabancının Mirası17 Temmuz 2020
Bültene Üye Olun, Aradığınızı Kaçırmayın
Kurumsal Bilgiler
Hizmetler Hakkında
Kiragetiren.com'da yer alan tüm içerik, görüş ve bilgilerin doğruluğu, eksiksiz ve değişmez olduğu, yayınlanması ile ilgili yasal yükümlülükler içeriği oluşturan kullanıcıya aittir. Bu içeriğin, görüş ve bilgilerin yanlışlık, eksiklik veya yasalarla düzenlenmiş kurallara aykırılığından Kiragetiren.com hiç bir şekilde sorumlu değildir. Sorularınız için ilan sahibi ile irtibata geçebilirsiniz.